Müdahale hakkı yerine yeni kavram
Müdahale hakkı yerine yeni kavram
Trump, Biden and the Future of U.S. Multilateralism
Trump, Biden and the Future of U.S. Multilateralism
Op-Ed / Global 2 minutes

Müdahale hakkı yerine yeni kavram

Çifte standardın hâkim olduğu günümüzde, ‘koruma sorumluluğu’ müdahale hakkının yerine geçmeli. Güçlü ülkelerin etrafa roket saçma hakkına değil, tamamen güçsüz devletlerin ihtiyaçlarını karşılama sorumluluğunu öne çıkaran bu kavram, kriz önlemeye odaklanıyor

Kendimizi her şeyin saf akılla ilgili olduğuna inandırmak isteyebiliriz, ama kamu politikaları meselelerine yoğun biçimde bulaşmış olanlarımızın çoğu için adeta sürekli olarak bir parça duygusal tetikleyicinin varlığı da söz konusu.

Çok eskiden beri dünyanın büyük bölümünün kitlesel vahşet suçlarına kayıtsız ve kinik bir tepki vermesini basitçe tahammül edilemez bulanlarımız ve yeni ‘koruma sorumluluğu’ fikrini devlet egemenliğinin artık öldürme yetkisi olarak görülmemesini sağlamak üzere en büyük umut olarak benimsemiş olanlarımız için bunun bilhassa doğru olduğunu düşünüyorum.

Pol Pot’u durduran olmadı

Birçokları için bu duygusal tetikleyici Holokost’un can yakan hatıraları olacaktır. Başkaları için kişisel bir kayıp ya da Ruanda ya da Srebrenitsa’dan kurtulanlarla yakın ilgisinin bulunması. Birçok kamu yetkilisinin bu durumlarda daha etkili bir uluslararası tepki geliştirmek için daha -çok daha fazla- şey yapmış olabilme hissiyle dolu olduğunu biliyorum. Benim için, duygusal ve entelektüel manada yolculuk 40 yıl önce Kamboçya’da başladı.

Çalışmak ve altı ay kalmak üzere Avrupa’ya ilk gezisini yapan ve daha sonra onlarca Asya, birkaç Afrika ve Ortadoğu ülkesine giden genç bir Avustralyalı’ydım. Ve bu ülkelerin her birinde, benimle aynı kuşaktan hayat dolu ve parlak çok sayıda insanın hayatlarını öğrenmek üzere öğrenci kampüslerinde, öğrenci evlerinde ve üçüncü sınıf trenlerde ve hurda köy otobüslerinde uzun saatler ve günler geçirdim.

Sonraki yıllarda yol boyunca tanışmış olduğum ya da o sırada orada bulunan ve bir şeyler paylaştığım Endonezyalılar, Singapurlular, Malezyalılar, Taylandlılar ve başkalarıyla sık sık rastlaştım. Ama o zaman Asya’da ziyaret ettiğim tüm ülkeler arasında sadece birinde, Kamboçya’da, tanıştığım ve dost olduğum genç erkek ve kadınları ya da onlara benzeyenleri daha sonra asla görmedim.

Acı bir şekilde eminim ki bunun sebebi, hepsinin Pol Pot’un ölüm saçan soykırım rejimi altında birkaç yıl içinde ölmüş olmasıydı - her biri ölüm tarlalarında orta sınıfa mensup ve aydın devlet düşmanları olarak hedef alınmış ya da 1 milyondan fazla insan gibi kırsalda çalışmak üzere zorla sürülerek açlık veya hastalıktan ölmüştü.

2005’te kabul edildi

Avustralya Dışişleri Bakanı olarak Güneydoğu Asyalı, Çinli, Amerikalı ve BM’deki meslektaşlarımla Kamboçya’da barış için sürdürülebilir bir ilke bulmak ve uygulamak için çalıştığım 1980’lerin sonu ve 1990’ların başındaki uzun ve meşakkatli yıllar boyunca, bu akıldan çıkmayan hatıra benim için temel motivasyon oldu. 1990’ların ortalarıyla sonlarında Orta Afrika ve Balkanlar’da patlak veren trajik olayları çaresiz ve uzaktan izlerken, bu hatıra beynimde sürekli dönüp duruyordu.

Ve beni, uluslararası toplumun kitlesel vahşet suçlarını önleme ve bunlara tepki vermede bölünmeyi sürdürmek yerine birleşmesini sağlayacak kalıcı kavramsal ve pratik bir cevap bulmak için dünya genelindeki meslektaşlarımla çalışmaya iten de buydu. Sonuçta ortaya çıkan ‘koruma sorumluluğu’ fikri, devlet ve hükümet başkanları düzeyinde gerçekleştirilen 2005 Dünya Zirvesi Genel Kurulu tarafından oybirliğiyle kabul edildi.

Askeri olmayan eylem öncelikli

‘Koruma sorumluluğu’ lisanı ‘müdahale hakkı’ lisanını kasıtlı olarak tersine çevirerek, büyük ve güçlü ülkelerin etrafa roketlerini saçma haklarına değil, tüm devletlerin tamamen güçsüz devletlerin ihtiyaçlarını karşılama sorumluluğuna odaklandı. Bir ülkenin halkının kitlesel vahşet suçlarından korunması öncelikli olarak o ülkenin kendi hükümetinin işiydi; ama bunun mümkün olmadığının ya da istekli olunmadığının kanıtlanması halinde, bu sorumluluk uluslararası toplumun diğer üyelerinin önleyici destek sunması ve eğer gerekirse etkili bir biçimde tepki göstermesini gerektiriyordu.

Askeri müdahale -‘insani müdahale hakkına’ dair evvelki tartışmanın merkezindeki mevzu- istisnai olaylar için hâlâ bir seçenek, ama sadece son çare olarak ve eğer BM Güvenlik Konseyi onay verirse. Koruma sorumluluğu zorlayıcı güçten çok daha fazlasını ifade ediyor: Tüm durumlarda öncelikle askeri olmayan eyleme öncelik vererek bir krizi önlemek ve kriz sırasında tepki vermenin yanı sıra sonrasında yeniden inşa çalışmalarına girişmek.

Elimizdeki en iyi seçenek

Bu kinizm, çifte standart, ilkel ulusal çıkar iddiaları, üst düzey reel politika ve politik avantaj için düşük seviyeli manevra dünyasında, fikirlerin pek önemli olmadığına inanmak çok kolay. Ama bazı fikirler önemlidir. Ve bu yeni tarzın kabulü ve uygulanması konusunda önümüzde duran bütün zorluklara karşın, koruma sorumluluğundan daha iyisini (sadece teoride değil, pratikte de) yapabilme potansiyeli taşıyan çok fazla fikir yok. (Radikal’e özel, 1988-1996 arasında Avustralya dışişleri bakanlığı yaptı, Uluslararası Kriz Grubu’nun Başkanı)
 

Subscribe to Crisis Group’s Email Updates

Receive the best source of conflict analysis right in your inbox.